25 Ocak 2013 Cuma
ZAMAN, MEKAN, BOYUT MERAKI ÜZERİNE-MUSTAFA AKINCI
Zaman, Mekan, Boyut Merakı Üzerine
Dünya'nın kendi hareketi ve dönüşü; Ay ile münasebeti; Güneş ile münasebeti bizim için takvimin oluşumunu sağlar. Hatta şimdilerde yeni duyduğumuz veya yeni anlatılmış Madruk (henüz kanıtlanmasa da) 26 bin yıl ile bir takvim oluşturuyor.
Biz Ay ve Güneş ile takvim oluşturuyoruz. Ay ve Güneş uzağında olan bir gezegen için zaman çok farklıdır. Mesela dönüş hızı dünyadan daha yavaş ya da daha hızlı olan bir gezegende yaşınız Dünya'daki yaşınızdan yıllarca geri ya da ileri olabilir. (Bunun için Gezegenlere Göre Yaş Hesaplama Programlarına Bakabilirsiniz.)
Güneş Sistemi'nde olay böyle ise ya Sistemin dışında kalan kısmında zaman nasıl? Galaksimizin dışında nasıl? Bu tür sorulara açıklık için Bilim Atlası sayfası tavsiyemdir. Bilim Atlası sayfamızda geçenlerde "...65 milyon Işık yılı uzaklıktaki bir gezegenden teleskopla Dünya'ya eğer birileri bakıyorsa muhtemelen Dinozorları izleyecektir...Çünkü 65 milyon yıl öncesini görecektirler..." gibi mükemmel bir fantastik yazı yayınlanmıştı. Demek ki, zaman kavramı Dünya'dan çıktığımız andan itibaren değişik bir hal alıyor.
Düz bir çizgiye ya da bilindik bir geometriye sahip olmayan Uzay; Zaman, Mekan, Boyut kavramları olarak da çok farklı ve ürkütücü olabiliyor. Benim gibi bir Arkeolog için, bu konu sadece bir meraktan ibaret olabilir. 360 USD değerinde basit bir teleskop, onlarca bu konu hakkında kitap ve bi o kadar belgesel...hepsi bu. Bu kadarı sadece beni "bu merakı anlatmaya" götürür, ötesine götüremez. Rusya'da Astronom bir arkadaşım sırf bu yüzden bir Astro Fizikçi ile evlenmiş ve çocuklarının Hawking olmasını ümit ediyorlarsa bile biliyorlar ki, bu konuyu çözüme kavuşturmak mümkün değil. İşte Astronom da olsanız Keepler, Hubble teleskopu elinizde olsa bile bu konular hep teori, kuram, tez, his, sanı ve fantezi olarak bizde bir merak ve bilinmezlik bırakacaktır. Bir çok din bilgini ve filozof zamanda mekanın olmadığını bu yüzden boyutun da farklı olduğunu zaten binlerce yıldır söylemektedirler. Ama yine sonuç olarak sadece bu bizim için bir bilinmezlik merakıdır.
Tabi bu konuları anlamak için sağlıklı olmak gerekir. Bu yanlış anlaşılmasın lütfen. Rosen Köprüsü'nü (Solucan Deliği) , Topoloji'yi, Astro Fiziği'ni, Quantum'u, İzafiyet Teorisi'ni, Lambda Faktörü'nü, Uzay Bükümü'nü, Felsefeyi, Mitoloji'yi, Tasavvuf'u ve Doğu İnançlarını konu edinen kitapları okumak lazım. Bu tür konuları içeren kitaplar okunmalı, belgeseller izlenmelidir. Ehil olanlarla bu konu tartışılmalıdır ki, sizin konudaki hakimiyetinizi ve konuya olan ilginizi artırsın. Bu merak bir uğraş ya da anlamaya dair bir inat olmamalıdır. Yoksa muhtemelen akıl kaldıramayacağından birçok inancınızı bile kaybedebilirsiniz. Oysaki inancınızla bu tür şeyleri çok daha iyi anlayabilirsiniz. Bu merak bir hobi olarak kalırsa, bizde güzel bir heyecan bırakır ama olayı bir çözüme kavuşturmak istersek bu bizi TASAVVUF EHLİ OLAN ASTRO FİZİK UZMANI BİR FİLOZOF ASTRONOMU olmaya teşvik eder. :)
MUSTAFA AKINCI
23-1-2013
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder